Kitap İncelemesi: 100 Şarkıda Memleket Tarihi
Şairi o sözleri yazmaya iten olaydır genellikle benim ilgimi çeken. Ne mutlu ki böyle düşünen sadece ben değilim. Yazar Murat Meriç'in kaleminden çıkan 100 şarkıda memleket tarihi kitabı, tam olarak beklentilerimi karşılayan bir kitap...
100 Şarkıda Memleket Tarihi: Türkiye'nin tüm önemli kırılma noktaları
Her dönemde, dönemin durumunu yansıtan bir şarkı yayımlanır. Çoğunlukla politik amaçlar içeren bu durum bazen de yaşanan bir facianın yansımasıdır. Sanat oldukça güzel bir araçtır halkın sesini duyurmak için. 100 Şarkıda Memleket Tarihi kitabı da 100 şarkı ile Türkiye tarihindeki önemli olayları listelemiş.
Kitapta bulunan her şarkının hikayesi yazılmış. Ayrıca şarkıyı bulmaya üşenenler için de bir QR kod konulmuş. Böylece dinlemek istediğiniz şarkıyı QR kodu okutarak akıllı telefonunuzdan da dinleyebilirsiniz.
Kitabı okurken bazı hikayeler oldukça ilgimi çekti. Ve bu şarkıların sayfalarını kıvırdım daha sonrasında bulmak kolay olsun diye; ki kitap sayfasını kıvırmayı hiç sevmememe rağmen...
Bu arada bu yazıyı okuduktan sonra, daha önce yazdığım Hikayesi olan şarkılar adlı yazıyı da okuyabilirsiniz. Hadi başlayalım!
Müşerref Akay - Türkiyem: Şüphesiz 100 Şarkıda Memleket Tarihi kitabının en ilginç hikayesi
Eylül darbesinden sonra sağ kesimden de sol kesimden de pek çok kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi. Tabi bu vatandaşlara türlü türlü işkenceler yapıldı. O dönem işkenceciler belki de farklı bir şey denemek istediler ve son seste; 7 gün 24 saat aynı şarkıyı dinleterek işkence yaptılar mahkumlara. Burada dinlettikleri şarkı Müşerref Akay'a ait Türkiyem şarkısıydı.
Bu şarkıyı daha da enteresan kılan durum ise; bu işkenceye maruz kalan isimlerden biri olan Anadolu Müzik Prodüksiyon'un sahibi Cem Yılmaz (Komedyen olan değil) içeriden çıktıktan sonra bu şarkının tüm telif haklarını satın alıp hiçbir yerde dinletilmesine izin vermemesi oldu. Enteresan bir intikam!
Güldünya - Aylin Aslım
Güldünya; Bitlis'te akrabası tarafından uğradığı tecavüzün ardından hamile kalan ve köy meclisinin kararıyla şehirden uzaklaştırılıp İstanbul'a gönderilen bir genç kızın hikayesini konu alıyor. Köy meclisinin bir diğer kararı ise kızın ardından İstanbul'a kızın abisini göndermek: infaz edilmesi için.
Ne yazık ki, Güldünya önce sokak ortasında vuruldu. Ardından da hastanede infaz edildi.
Bunların ardından Güldünya; töre cinayetlerinin sembol ismi haline geldi. Aylin Aslım'ın sözleri ise insanın yüreğine dokunan cinsten:
"Canım abim vurma beni
Bu dünyadan alma beni
Dökülür mü kardeş kanı?
Bir karında yatmadık mı?
Bir anadan doğmadık mı?
Bir memeden doymadık mı?"
Bu dünyadan alma beni
Dökülür mü kardeş kanı?
Bir karında yatmadık mı?
Bir anadan doğmadık mı?
Bir memeden doymadık mı?"
Kitapta bulunan şarkılar bunlarla sınırlı değil tabi ki. Deniz Gezmiş'e, Erdal Eren'e, Ecevit'e, 74 Barış Harekatına, darbelere hatta uzaylılara yazılan şarkılar bile mevcut. Ancak en çok ilgimi çekenleri blogumda yayımlamayı ve daha fazlası için kitabı satın almanızı önermeyi uygun buldum. Bu yazı da ilginizi çekebilir: Hikayesi olan şarkılar
Görüşmeye katılın