Her Şantiyeye Bir Şef
6 Şubat Tarihli Depremlerin Ardından...
Değerli meclis başkanım, yönetim kurulu başkanım, yönetim kurulu üyeleri, meclis üyeleri, meslek komitesi başkanlarım ve odamızın değerli emekçileri, bugün sizlere 6 şubat depremlerinin ardından deprem bölgesindeki gözlemlerimi, Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası olarak ve 3. Meslek Grubu olarak attığımız adımları ve bundan sonraki süreçte atılması gereken adımları kısaca anlatacağım.6 Şubat tarihli depremler, ülkemizin karşılaştığı en yıkıcı depremlerden biriydi ve kaybettiğimiz canlar hepimizde tarifsiz acılara neden oldu.
Depremin hemen ardından, deprem bölgesindeki halkın yaralarını sarmak için; bir oda olarak yapılması gerekeni yaptık ve zannediyorum ki ülkenin en büyük kampanyalardan birini başlatarak 1.000 konteynerden oluşması hedeflenen konteyner kent için kolları sıvadık.
Yapı Güvenliğinde Ek Tedbirler Listesi
Bir yandan da 3. Meslek grubunun önderliğinde; aynı acılar tekrar tekrar yaşanmasın diye yapı güvenliğinde ek tedbirler alınması gerektiğine inandık ve gerek deprem bölgesindeki gözlemlerimizle, gerek sahadaki tecrübemizle gerekse de Japonya gibi depremlerle iç içe olan ülkelerin deprem yönetmelikleriyle ortaya bir öneri listesi çıkardık.
Bu önerilerimizin bir kısmı yerel idarelerle çözülebilecekken bir kısmı da ulusal bazda, yönetmeliklerle ve kanunlarla çözülebilecek önerilerdi.
Ve ne mutlu ki, önerilerimizin büyük bir kısmı karşılık buldu.
Yerel Önerilerimiz
Kütahya Belediyesi'nin jeoloji mühendisi, jeofizik mühendisi ve geoteknik mühendisi gibi hayati önem taşıyan mühendislik dallarında personele sahip olmamasını eleştirmiş ve yetkin mühendislerin belediye bünyesinde istihdam edilmesinin gerekliliğini dile getirmiştik. Belediyemiz bu konuda gereken süreci başlattı. Ve ilk olarak jeoloji mühendisi ile jeofizik mühendisinin alımını yapacağını bildirdi.
Bu durum bir anlamda; bugüne dek belediyemizde zemin etütlerinin kontrolünde nitelikli mühendislik hizmetinden yararlanılmadığını da gözler önüne sermiş oldu.
Bu konu sadece bizim şehrimize özel bir sorun değil. Öyle ki 14 Mayısta başlayan ve hala devam eden seçim sürecinde adayların vaatleri arasında da “zemin etütlerinin denetiminin zorunlu olacağı” vaat edilmişti. Yani bu, ülke genelinde bir sorun.
İmar planında "Önlemli alanlar-1" olarak belirlenmiş bölgelerde zemin iyileştirmesi yapılmasının gerekliliğinden bahsetmiştik. Yine bu konuda da Belediye, bilimin tarafını seçti. Alınacak olan geoteknik mühendisi de bu konuda şüphesiz ki önemli bir yere sahip olacak.
Binaların temellerinin tasarımında radye temelin uygulanmasının çok sağlıklı olacağını dile getirmiştik. Yine bu konuda da akılcı adımların atıldığını ve Jeoloji Mühendisleri Odası’nın bu süreçte elini taşın altına koyduğunu görüyoruz.
Hasar Tespiti Süreci - Malatya
Depremlerin ardından Bakanlık tarafından verilen görev doğrultusunda hasar tespiti için Malatya’da bulundum. İnşaat Mühendisleri Odası’ndaki diğer meslektaşlarım arasında Adıyaman’a gidenler, Hatay’a gidenler ve buralarda hasar tespitleri yapanlar oldu. Ve hatta, bunu sizlerle paylaşmak istiyorum: Malatya’da; ben ve Kütahyalı meslektaşlarımın bulunduğu bir grup, 19 Şubat tarihinde yaşanan ve yıkıma sebep olan Malatya depremine hasarlı binaların içinde yakalandık.
Hatta görev süremiz bittikten sonra ve bizler Kütahya’ya döndükten sonra, 28 Şubat tarihinde meydana gelen 5.6 büyüklüğündeki depremde; “ağır hasar raporu” verdiğimiz binaların birer birer yıkıldığını gördük. Ve o depremde yıkılan binaların tamamının ağır hasarlı olduğunu, sadece bir tanesinin orta hasarlı raporu olduğunu, bu sayede de can kaybının sadece eşya almak için binaya giren 1 kişiyle sınırlı olduğunu bizlere bildirdiler. Orta ve ağır hasarlı binalara girmek yasal olarak mümkün değil.
Bu anlamda yapılan hasar tespitleriyle can kayıplarının en aza indirilmesinde katkı sağladığımız için mutluyum.Şunu da belirtmek isterim ki artçı depremler birbiri ardında devam etmesine rağmen; Kütahyalı inşaat mühendisi meslektaşlarım katılım oranı bakımından Türkiye’deki bütün şehirlerden daha yüksek bir katılım oranıyla bölgeye gönüllü olarak gitmiştir. 400 üyesi bulunan İnşaat Mühendisleri Odası Kütahya Temsilciliği, 45 kişi ile Malatya’da hasar tespiti yaparken, 25.000 üyesi olan Ankara İnşaat Mühendisleri Odası sadece 100 kişiyle çalışmalarını sürdürmekteydi.Ülkemizin Kanayan Yarası: Çıkmalar
Deprem bölgesinde gördük ki; bizim eski bir kültürümüz olan cumbalı yapının modern hali olan çıkmalı yapılar, ne yazık ki Hatay'da sınıfta kalmış.Belediyemiz, bu konudaki endişelerimize karşılık; çıkmaları en fazla 1.50 metre olacak şekilde kısıtlarken, sonrasında ilk olarak haber kanallarında 4 kattan daha yüksek yapılarda çıkmaların tamamen yasaklanması konuşuldu. Sonra da hem zemin+4 kattan daha yüksek yapılarda çıkma yapılması hem de altında iş yeri olan yapılarda çıkma yapılması resmi gazetede yayımlanan yönetmelikle birlikte yasaklandı. Bu durum önerilerimizin ve tespitlerimizin ne kadar isabetli olduğunun da göstergesi aynı zamanda.
Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası olarak Belediye’ye yazdığımız dilekçede inşaat mühendislerinin hazırladığı statik projelerin dijital verilerinin de Belediye tarafından teslim alınıp, kontrol edilmesinin önem arz ettiğini belirtmiştik. Bu konuda da Belediye’nin bizlere söz verdiğini belirtmek isterim.
Kimler Şantiye Şefi Olabilir?
Bir diğer konu da; inşaatlardaki şantiye şeflerini; yapıdaki imalat oranlarının dikkate alınarak belirlenmesi gerektiğini belirtmiştik ve bu konuda da bütün meslek odalarıyla mutabık kalarak; aklın ve bilimin ışığında adımlar atılmasına vesile olduk.
Yani, bir trafo binası inşa edilirken nasıl ki akıl, o inşaatta elektrik mühendisinin şef olmasını mantıklı buluyorsa, özel konut projelerinde de inşaat mühendisi veya mimarın şantiye şefi olması akla daha yatkın geliyor. Bu konuda inşaat mühendisleri odasının ve mimarlar odasının yıllarca süren çabasının 6 Şubat tarihli depremlerin ardından hayat bulması, eski bir atasözünü de akıllara getiriyor: Bir musibet, bin nasihatten iyidir.
Betonarme Perdeler
Bir diğer mesele de; yapılardaki betonarme perde oranının kanunlarla ve yönetmeliklerle artırılması gerektiği konusundaki önerilerimiz, önce ulusal basında, altında işyeri olan binalarda perde kullanımının zorunlu tutulması haberleriyle gündem oldu, ardından da resmi gazetede yayımlanan yönetmelikle yasalaştı. Yeterli değil, ancak kötü bir başlangıç da değil. Çünkü şehrimizde; yapının kullanım amacı, yapının kat sayısı ne olursa olsun, perde kullanmaktan imtina eden bir inşaat kültürümüz var. Ve bu çok yanlış.Her Şantiyeye Bir Şef
Yine de çok önemli olan bir mesele var ki henüz bununla ilgili bir adım atılmadığını görüyoruz.
99 depreminden sonra nasıl ki müteahhitler için “çimentodan çalmış, demirden çalmış" diyorduysak şimdi de "mühendislik hizmetinden" çaldıklarını görüyoruz. Ancak buna çanak tutan; yasalarımız, yönetmeliklerimizdir.
Çünkü binalar mühendislik hizmeti almadan, inşaatı esnasında orada bir şantiye şefi bulunmadan inşa ediliyorlar. Bu sadece Hatay ve Maraş için böyle değil. Kütahya'da böyle, Eskişehir’de de böyle, İstanbul'da da böyle.
Mevcut yönetmeliklerimiz bir mühendisin veya mimarın aynı anda beş şantiyede kanuni şantiye şefi olabilmesinin yolunu açıyor. Bir personel aynı anda beş şantiyede bulunamayacağından, bu imzalar kâğıt üzerinde kalıyor. Yani resmi olarak şef var. Ama uygulamada şef yok. Ustaların, işçilerin, kalfaların kontrolünde, mühendislik hizmeti almadan, yapılarımız inşa ediliyorlar.
Şunu sorabilirsiniz. Yapı denetim firmaları nerede?
Yapı Denetim Firmaları Her Şantiyede Bir Şef Olmasının Yerini Tutabilir mi?
Yapı denetim firmaları; inşaata demir saymaya ve beton dökümüne gelir. Onda dahi sistemin yeterliliğini tartışabiliriz ancak birkaç maddeye değinmek istiyorum;
- Yapı denetim firmaları zemin etüdü ve zemin iyileştirme uygulamasına gelmez, bu nedenle bunların doğru yapılıp yapılmadığını bilemezsiniz ki Kütahya'da zaten yıllarca yanlış yapıldı.
- Yapı denetim firmaları betonun kürlenip kürlenmediğini kontrol etmez. Ki son depremde bunun ne denli önemli olduğu ortaya çıktı.
- Yapı denetim beton dökümünden sonra binada nasıl tahrip oluşturulduğunu görmez.
- Yapı denetim beton ve demir dışındaki teknik faktörlerin hiçbirini denetleyemez. Bunları sadece şantiye şefi denetler.
Nasıl ki pilotu olmayan bir uçağa binmeyi mantık dışı buluyorsak; şantiye şefi olmadan inşa edilen bir binayı da kabul etmemiz mümkün değil.
Az önce de dediğim gibi mevcut yönetmeliklerimiz bir şantiye şefinin aynı anda 5 şantiyede şantiye şefi olabilmesinin yolunu açıyor. Kasım ayında yayımlanan ve 2024 yılında yürürlüğe girecek olan yönetmelikle bu sayı; işin metrekaresine göre değişse de hala bir mühendisin aynı anda 3-4 şantiyede bulunması, 3-4 şantiyeyi takip etmesi, kontrol etmesi mümkün değil.
Bunun düzeltilmemesi; ülkemizin bundan sonraki 50 yıllık yapı stoğunu etkileyecek muazzam bir hata olacaktır. Ve ivedilikle düzeltilmesi gerekmektedir.
Bu konuda hem Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası’nın hem inşaat mühendisleri odasının hem de diğer meslek odalarımızla, sivil toplum kuruluşlarının ve basın mensuplarının sorumluluk alarak ülkenin geleceğine katkıda bulunacağına inancın tam. Bu nedenle sloganımız şu olmalı: Her şantiyeye bir şef!Dinlediğiniz için teşekkür ederim.Bu sunumu hazırlarken yararlandığım kaynaklarım;
- Prof. Dr. Naci Çağlar vd.
- İMO Arşivi
- CNN Türk
- KUTSO Arşivi
- Hürriyet Gazetesi
- Gazete Kırküç
- Star TV
- SoL Haber
- Cumhuriyet Gazetesi
- Yeni Şafak Gazetesi
- Anadolu Ajansı
- Kütahya Belediyesi Arşivi
Görüşmeye katılın